Stefan Zweig kimdir? Dünyaca tanınan yazar, tutkulu anlatımın en etkili ismi olmayı nasıl başardı? Edebiyatımızda popülerliği bir anda artan Satranç kitabıyla ünlü Stefan Zweig kimdir? Amok Koşucusu, Olağanüstü Bir Gece, Bir Kadının 24 Saati gibi eserleri de bulunan yazar için detaylı anlatıma geçelim. İlerleyen bölümde Stefan Zweig Satranç özet incelemesi ardından kısmi anlatımlar. Stefan Zweig sözleri kitaplarından alıntılar bölümünde vereceğiz. Peki Satranç kitabı ne anlatıyor? Satranç kitabının vermek istediği duygu nedir?
Stefan Zweig Kimdir? Satrancın konusu nedir? İnsanın hangi duygusunu anlatır satranç? Sorusunu cevabından önce yaşadığı dönemi ülkeyi biraz anlatalım. Yazarın hayatının eserlerinin anlaşılması için Stefan Zweig Satranç nedir? Stefan Zweig Satranç konusu arasında bağ var mı? Hayatı hakkında bilgi vermemiz şarttır. Çünkü hiçbir eser-yazar döneminden bağımsız düşünülemez.
Dünya üzerindeki bütün yazarlar evrenselliği yakalamış olsalar da kendi doğdukları toprakların ürünüdürler. Onları toprağında-coğrafyasında endemik bir varlık olarak görmek gerekir. Onlar aynı zamanda insanı insandan daha derin daha farklı görürler. Yazarların Hayata bakışı normal kabul edilen insandan farklıdır.
Sözü çok uzatmadan ilk sorumuzdan Stefan Zweig kimdir? Diyerek anlamaya anlatmaya başlayalım.
Stefan Zweig Avusturya doğumlu bir yazardır. Tahminimiz o ki Yahudi asılıdır. II.Dünya Savaşı’nın en mağdur dini-etnik topluluğu şüphesiz Yahudi’lerdir. Hitler’in öncülüğünde başlayan Nazi zulmü 1935’ten sonra hızını arttırır. Öyle ki bu durumdan bizim ülkemiz bile etkilenir.
Bu nedenli yüzlerce Yahudi profesör ülkemize gelir. Üniversitelerin kuruluşunda ve çeşitli bilim dallarının kurulmasında öncü olurlar. Hatta hepiniz duyduğu Einstein de bunlardan biridir. Fakat o bir şekilde kabul edilmez. Mektubuna cevap verilmez. Amerika ‘yı bilimin özgür kıtasını seçer.
O zaman yazımızın başında sorduğumuz sorudan hareketle Stefan Zweig kimdir? Bir bilim adamı mı ? bir Fizikçi mi? Bir uzay bilimler çalışmacısı mı? Tabii ki bunlardan hiçbiri ve belki de bunların hepsini kapsayan düşünür. Yani bir yazar.
Hayatı, Stefan Zweig nasıl yaşadı pek bilmiyoruz. Yaşadıklarını göz önüne alacak olursak tahmin etmek zor değil. Savaş ve savaşın doğurduğu katliamların onu altüst ettiği kesin.
Şimdi kitabi bilgilerle Stefan Zweig kimdirden bahsedelim.
Avusturya’da 1881’de doğmuştur. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu döneminde. Viyana’da felsefe dersleri almıştır. Avusturya’da doğmasına rağmen almaya da ün kazanmış yazar, biyografik eserlerle ün kazanmıştır. Stefan Zweig, II. Dünya savaşı öncesi Nazi Almanya’sında toplatılıp yakılmıştır. Daha sonra 1940’ta ingiltereye gitmiştir. 1942 yılında eşiyle beraber Brezilya’da intihar etmiştir. Stefan Zweig, şiir, tiyatro, roman, deneme, biyografi türünde eserler de vermiştir.
Stefan Zweig büyük heyecanların yazarı. En şöhretli eserinden en az bilineni kadar hepsinde aynı duygu ilenir. İnsanın zihnini harap eden insanı zirveye ulaştıran bir duygudur. Adrenalin yüklü vücut onun eserlerinin kişileridir. Bu adrenalin bazen tek başına bazen de yaşadığı olaylar nedeniyle yüklenir.
O yaşadıklarının izlerini ara ara eserlerinde işler. Bunu anlamak güç değildir. Stefan Zweig Kimdir? Bana göre insanlığın zulmüne dayanamayan bir ince ruhtur. Oluk oluk kanın acısıyla korkan-strese giren kişidir. Eserlerinde insanın zorlayıcı-çıldırtıcı çaresizliği hakimdir. Edebi kişiliğini asıl oluşturan şey budur. Gördükleri yaşadıkları onu düşünce sisteminin temelidir. Belki vagonlarda yakılmadı. Belki işkencelere bedenen maruz kalmadı. Ama farkındayız ki onu bu sona sürükleyen şey bu kaygıydı. Bu korkuydu. İnsanlığın yandığı-acıdığı her sızıyı kendi içinde yaşadı. Bu dünya artık ona göre değildi. Gitmeyi tercih etti.
Yazmak öyle bir eylem ki her bilimden her şeyden bir tutam olmalı. Bir de anlattığınız konular hakkında mutlak bilgi birikimi bulunmalıdır. Bilim adamı bir alanda uzmanlaşır. Yazar ise her alanda birimlidir. Bir arıya benzetebiliriz. 100 gr bal içim milyarlarca çiçek gezmelidir.
Stefan Zweig Kimdir? Stefan Zweig Satranç Özet İncelemesi Kısaca
Bu başlık altında Stefan Zweig Satranç Özet inceleme ile başlayıp diğer kitaplarından da bölümler aktaracağız. Yukarıdaki yazımızda Stefan Zweig kimdir sorusuna cevap verdik. Bu kısımda ise eserlerinin detaylarına gireceğiz. Önce en bilinen hikayesinden bahsedelim. Stefan Zweig kimdir, kişiliğ ile düzene karşı çıkmıştır. kitapları ile bunu sezdirmiştir.
Satranç
Stefan Zweig Satranç özet başlığında yine onun kişiliğinden yola çıktık. Nazi Almanya’sına değinen yazar. Esaret altındaki bir kahramanın bakışından olayları işliyor. Detaylı anlatıma geçmeden önce giriş kısmından bahsedelim. Bir gemi New York’tan Bueros Aires’e hareket eden bir gemide geçer.
Mirko adında bir genç satranç ustası ve gemide tesadüf eseri onarlı izleyen satranç meraklısı arsındaki bir olaydan yola çıkıyor. Stefan Zweig okuyanlar onun daha kitabım başında kısa bilgilerle olaya hazırlık yaptığını bilirler.
Czentoviç adında bir dünya satranç şampiyonu ile ilerdi hikayenin asıl kahramanı olacak olan kişi arasındaki hikaye şöyle başlıyor. Dr.B. isimli karakter bir satranç oyununa şahit oluyor. Dayanmayıp oyuna müdahale ediyor. Daha sonra odadan çekip gidiyor. Dünya şampiyonu Czentoviç ve Dr.B. arasındaki satranç turnuvası olayların çıkış noktası oluyor. McConnor olayın ateşleyicisi.
Asıl hikaye burada başlıyor. Nazilerin varlıklı ailelere uyguladığı işkence yönteminden bahsediyor. Fakirler vagonlarla toplanma kampına gönderilirken zenginler ise özel işkencelere maruz kalıyor. Baş kişimiz de bunlardan biridir.
Naziler tarafından bir otel odasında ‘hücre’ sistemi ile tutulur. Belli ay sonra kafayı yemeye başlayan karakterimiz bir sorgu dönüşünde asker üniformasının cebinde bir kitap aşırır. Odasına gidince bir satranç eğitim kitabı olduğunu anlar.
Önce anlamaya çalışır sonra çarşafın üzerine çizdiği satranç ile harf ve sayı sistemlerini öğrenir. Zamana kendi kendinden oyunlar oynamaya başlar. Bu hücre hapsi 15 aya yakındır. Bu süre zarfında satranç taşlarını kendi yapar. Nazi askerleri diğer sorgulanan kişlerin bu kadar dayanmadığını bunu nasıl dayandığını merak eder. Bir zaman sonra herkes pes eder. Onun dirayeti günlerce sürer.
Bir zaman sonra artık kitaba ihtiyaç olmadan kendi zihninden oynamaya başlar. İki renk oyunda rakibi bu kez yine kendi zihnidir. Bir zaman sonra kendi zihniyle oyun kavgaları yapmaya başlar. Sinir krizi geçirir. Hastanede doktor tarafından tedavi sonrasında akli dengesi bozuk raporu verilir. Tesadüf o ki gemide dünya satranç şampiyonunun oyuna şahit olur.
Bu hayatının geçmiş krizlerinin yeniden canlanmasına neden olur.
Baştan sona adrenalin yüklü kitabı Stefan Zweig Satranç Özet başlığı altında anlatamaya çalıştık. Bu tür kitapları okuyunca Stefan Zweig hayatını hayata bakışını görmüş oluyoruz.
Olay hikayesi tarzında kaleme alınan tür kısmi değinmelerde durum hikayesi özelliği taşıyan bölümler de mevcuttur. Anlatım tekniği 1.tekil kişi ağzından verilmiştir. Şahit bakış açısıyla anlatılmıştır. 62 sayfadır. Akıcılığı heyecan yüklü özelliğiyle bir solukta okunacak güzelliktedir. Olayın yaşandığı yer ise Almanya içince bir işkence ‘hücre’ otelidir. Olayın anlatıldığı yer ise gemidir. Çünkü geçmişi satranç ezberini bütün dünya satranç ustalarının tekniklerini kitaptan öğrenmiştir.
Stefan Zweig Kimdir? Stefan Zweig Sözleri Kitaplarından Alıntılar
Stefan Zweig kimdir? O son yüzyılın en etkileyici yazarlarından biridir.
Satranç özeti ile hikayede en dikkat çekici özellik şudur. Anlatıcının kendi başından birinci ağızdan çok güzel anlatması ama kim olduğunun bilinmemesi. Zengindir. Hatta satranç dünya şampiyonu olan kişiye dolarlar verip oynayacak kadar da varlıklıdır.
Anlatıcı gizemli birisidir. Adı yoktur. Tıpkı dünya şampiyonunu yenen Dr. B. gibi.
Dr. B. Eski kralın ve soylu ailesinin avukatlık işlerini yürüten bir kişidir. Zamanın çoğunu tabelasız dükkanda gizli mektupları iletmek ile geçirir. Davalara filan bakmaz. Aile servetini ve kimliğini korumak için tenhada tabelasız dükkanda sessizce çalışırlar. Hitlerin zenginlerin ve kiliselerin varlıklarına el koyma politikasından kurtulmak için gösterdikleri çaba ve kaçırdıkları mal çok büyüktür.
Gestapo’nun karargah olarak kullandığı yer oteldir. Varlıklı ve monarşik düzen yanlıları varlıklı Kişiler bu Metropole Oteline yerleştirilip özel odada sorgulanır.
“Bize hiçbir şey yapmadılar bizi hiçliğin yalnızlığın içine yerleştirdiler.
“Hiçliğin ortasındaydım. Zamandan ve mekandan tümüyle yoksun bir boşlukta.” s41
Tecrit işleminden sonra yüzlerce soru sorma aşaması başladı. Zayıf noktam neyi ne kadar bildikleri kaygısıydı. Bilmedikleri bir şey söylersem bir çok kişiyi işin içine sokardım. Bildikleri şeyler yani mali ve siyasi hatta manastırlarda saklanan şeyler hakkında bir çok sorun doğardı.
“ istedikleri düşüncelere batıp boğulmak ve dayanamayıp onların istediklerini onlara vermek” s44
Dört ay süren bu boşlukta kalmadan bir işaret göründü. Dört ay sonra kafayı yemeye çıldırmaya başladım. Baştaki cevaplarımı ezberleme ve aynı yanıtları bütün sorgularda verme durumum zayıflamaya başladı. Kekeleyerek konuşmaya başladım.
“Bir gün gardiyana bağırdım. Beni sorguya götürün her şeyi anlatacağım. Her şeyi paraları, işbirlikçileri ve manastırları…” s.45
Dr. B.(Baron Bern) İleride anlatacağımız süreçler içinde o gemidedir.
Nasyonel sosyalistlerin koparmaya çalıştığı para ve önemli bilgiler sınıfına girdim. Beni toplama kampında işkenceye ve ölüme terk etmediler. Stefan Zweig kimdir?
Ofiste çalışan bir kişi bunu takip ediyor ve bir gün ismi yerine majesteleri diyor. Dr. B. İlk defa bu işten işkillenir.
Sorgu günü satranç kitabını çaldığı gün Temmuz 27’dir.
Bir rütbeli paltosundan kitap çalmak dünyanın en zor be korkunç eylemi olan çalmak. Bir tür heyecan ve yalnızlığı giderecek büyük bir mutluluk olacaktır.
Satranç kitabı. 150 usta oyuncunun taktiğini anlatan harf ve sayıları gösteren bir tür hamle diyagramları. Satranç takımı yoktu. Ekmek ufağından yaptım. Tesadüf olacak çarşaf kare çizgiliydi. Bir hafta sonra hatasız bir şekilde oynamayı öğrendim. 15. Günde ise artık çarşafa ve taşlara ihtiyaç duymadım. Başlangıçta soyut gelen a1, a2, c7, c8 gibi ifadeler artık görsel bir anlama büründü.
“ Odanın boğucu yalnızlığı içinde müthiş bir silah elime geçmişti. Bir kitap roman ve hikayeden daha üst düzey bir uğraştı. Bitmeyen durmayan beyni aktif eden müthiş bir gözü kapalı oynanan bir oyuncaktı.
Yalnız gerçek bir oyunda siyah ve beyazı tek başına oynamak rekabetçi bir oyun yapmak imkansızdı.
“ Satrançta kendine karşı oynamak, kendi gölgenin üstünden atlamak gibi bir çelişkidir.” s53
Bu oyunu hem taşların siyah ve beyazın anlık yerini bilmeli hem de üç dört hamle sonrasını hesap etmeli altmış dört kare ve her konum taşına hakim olmalıydım. Bunu iki rengi karıştırmadan iki farklı beyin ile yapmalıydım.
Önce ustaların oyunlarını sabah ve öğlen oynadım. Öğrendim takıldığımda kitaba baktım. Usta oyuncuları oynatarak seyirci gibi davranıyordum. Ama kendi zihnimde oyun rekabetçi ve hırslı bir şekil alıyordu. Sonra siyah ben ile beyaz ben kapışıyor biri diğerinin hamlesini sabırsızlıkla bekliyordu.
Tutsak olmanın kini öfkesini kusacağım kızacağım bir yer doğmuştu. Her yönüyle bir devasa rahatlama yeri aynı zamanda insan olduğumu hatırlama sahası oldu. Stefan Zweig kimdir?
Zamanla satranç zehirlenmesine dönüştü. Öyle bir şekle geldi ki içimdeki siyah ben ile beyaz ben her haliyle rekabetçi oldu. Biri diğerine kızıyor geç kaldığı için hızlı-çabuk olması için uyarıyordu. Gece gündüz devam eden bu oyun sorgulamaları dahi hatırlamaz ve ne dediğini bilmez hale soktu. Bir an önce bitsin diye bekliyor ve odama girince delice oyuna dönüyordum.
Şah ve mat diye bağırıyor ve krizler geçiriyordum.
Bir sabah başka bir odada uyandım. Bir yıl sonra ilk defa başka bir dünya ve bir hemşire olan insan görmüştüm.
Sinir krizi geçiren beni hastaneye kaldırmışlar.
İyileşince Hitler Avusturya’yı tamamen ele geçirmişti. Bana ülkeyi terk etmem için 14 gün süre verdiler. İşte ben de kendimi bu gemide buldum.
Daha çok satranç oyununu tahtada hiç oynamadım.
Dr. B. sadece bir deneme oyunu oynamayı kabul eder.
İzleyicilerin karşısında oyunan bu oyun müzik dünyasının Beethoven’den mahrum kalması gibi beklenen bir oyundu. Stefan Zweig kimdir?
Oyunda heyecan doruktadır. 8. hamleden sonra olaylar karşısında gerginlik arttı.
Czentovic yavaş hareket ediyor. Dr. B. anında hamleye cevap veriyordu. Zaman ilerledikçe taşların hareketli hali mide bulandırıcı hale geldi.
Dr. B. son hamleyi yaptı ve iş bitti dedi. Czentovic sürekli düşündü düşündü ve hamle yapmayı bıraktı. Taşları eliyle süpürdü. Mat olmamak için oyundan çekildi.
Czentovic bir oyun daha teklif etti. Dr. B. kabul etti. Ama Dr. B. hücresindeki durumu nüksetmeye gerilip hırsla dolmaya başladı.
Dr. B. tamamen dengesini ve iradesini kaybetti. Kafasındaki ve tahtadaki oyun birbirine uymuyor ve kızıyordu. Şah ve mat diye bağırdı. Ama ortada öyle bir şey yoktu.
Dr. B. usulca kalktı özür diledi ve ortamdan uzaklaştı.
Czentovic “ Amatör olduğu düşünülünce olağanüstü yetenekli bir bey.” s71
Her şeyi ezberleme yeteneği bulunan Mikro Czentovic. Slav bir köylüdür. Ününü ise ikinci defa gördüğü bütün satranç taktiği ve tekniğini ezberlemesidir. O bir savaş yöntemi olan satranç ile hayal kurmaz. Üç dört hatta beş hamle sonrasını düşünmez. Sadece taşların oynama yerlerini ezberler ve uygular.
Mikro bu dünya satranç şampiyonu unvanını kimseye kaptırmaz. Yanından da satranç tahtasını hiç ayırmazdı. Onun zekası sınırlıydı. Aynı şekilde işlerden anlama genel kültür ve konuşması da zayıftı. Ama o yüzünü sabun firmasına adını kitap yazıcısına satarak en çok kazanan satranç ustası olmuştu. Küçük ve kalabalık olmayan yerlerde takılır. Üç beş kelam dışındaki başka muhabbetlere girmezdi. Stefan Zweig kimdir?
Kafasının çalıştığı tek şey satranç oyunu tekniği ile yapışmış bütün taktikleri ezberlemesi ve uygulamasıydı. Sosyal bir kişilik değildi. Yine bir dünya turnuvası için gemi ile Güney Amerika’ya yolculuğunda odasında takılıp dev bir satranç takımı ve tahtasıyla çalışmalarını sürdürüyordu.
Rio kentine 12 gün süren gemi yolculuğunda gerçekleşen bir olay.
“O satranç takımını hiç yanından ayıramıyordu. Çünkü hayal gücü yoktu. s19
“Aylardır satranç ve para dışında hiç bir erdemin varlığı ile karşılaşmadı.” s20
“Kendini tüm dünyaya kapatıp sadece bir şeyle ilgilen insanlar maketten dünya kurmuş gibidir.” s20
Stefan Zweig kimdir?
Czentovic bir oyun oyunu 250 dolar karşılığında kabul ediyor. Ve rakibini bir istenmeyen köpeğe atılan kemik gibi davranıyor. Tüm herkese karşı tek başına kendi oynuyor ve 24 hamlede herkesi yeniyor. Dünya şampiyonu olamak bunu gerektirdiği gibi. Sonra ses çıkarmadan odadan ayrılıyor. Stefan Zweig kimdir?
McConnor, sırf Czentovic’i mat edebilmek için bir servet vermeye razı olduğunu belirtiyor. Bu ukala şampiyona bir ders vermek istiyordu.
Oyun sırasında McConnor tam hamle yapacağı sırada gizemli bir kişi “Tanrı aşkına sakın ha” dedi.
Bu o kitap hamlelerini günlerce ezberleyen B. İdi.
Czentovic ile berabere kalacak hamleleri yapan bu gizemli adam; 20 yıldır satranç tahtasına elini sürmediğini söylüyordu. Gizemli şekilde Czentovic’e karşı oynayan grubun içine katılmış ve onunla berabere kalmaya yetecek hamleleri yapmalarını sağlamıştı. Sonra özür dileyerek ortalıktan kaybolmuştu. Bu tesadüfü eseri karşılaşan ve gruba yardım eden gizemli adam kimdi?
Bu gizemli kişi Avusturya Kralının eski doktor sülalesine mensup soylu biridir. Yazarın anlattığı gizemli kişi Dr. B.’dir. Czentovic ile oyun düellosu yapmayı kabul eder. Şaşkın hatta dünya şampiyonluğu olan biriyle oynamanın zorluğunu biliyor.
Stefan Zweig kimdir nelerden bahsetmiştir? Sorularına cevap vererek başladığımız yazımızı. Stefan Zweig Satranç Özet bölümü ile devam ettirdik. Yazarken bile adrenalin doldum. Şimdi ise daha farklı bir başlık ile Stefan Zweig sözleri kitaplarından alıntılar bölümünde vereceğiz. Bu başlık altında sizin için seçtiğimiz ana güzel metinlerden cümleler aktaracağız.
Stefan Zweig Satranç kitabında bazı alıntılar.
“ Zihin içerisinde okyanus saklıdır.”
“Akıl kendiyle oyun oynayan tek kabiliyetimizdir.”
“Meşguliyet sevyeli olursa sağlıklı olur, aşırılıkların hepsi saplantılı ruh halinden doğar”
Zihin sizi diğerlerinden koruyan tek anahtarınızdır. Tutarlı olmalıdır. “
Stefan Zweig kimdir?-Satranç
Stefan Zweig, Mecburiyet Kitabından alıntılar ile devam edelim. Zor olan ise çeviri dili ile anlatımın edebi değerin düşmesi. Fakat Stefan Zweig sözleri kitaplarından alıntılar balığında işlenecek en iyi şey galiba tutkudur. Bütün kapları tutkulu bağlanma ve delirme üzerine kuruludur. Yine Stefan Zweig kimdir ve bazı kitaplarından alıntı cümlelerle devam edelim. Stefan Zweig kimdir?
“Ölüm göz önünde en büyük korkudur.”
“Bedende korku yoktur. Zihin sizi iradenizdir.”
Stefan Zweig kimdir?-Satraç
Stefan Zweig kimdir? Eserlerinde önplana çıka Stefan Zweig sözleri nelerdir başka şöhretli eserinden devam edelim. Bir Kadının Hayatından 24 Saat Adlı öyküsünün giriş kısmında elleri öyle güzel tasvir eder ki. Hayretler içinde kalırsınız. Öyle anlatım varıdır ki eller ile ilkel insanın vahşi kişiliği ve onu var eden benliğini bulursunuz. Eller duyguların gizlemediği tek yerdir. Bir kumarbazın elleri:
“İnanlar zamanla duygularını ifade eden yüzlerini ve gözlerini matlaştırmayı öğrenirler. Ama en görünür olan elleri onları ortaya çıkarır. Duyguları ellerinin işlevinden şeklinden duruşundan, titremesinden anlayabilirsiniz.”
Stefan Zweig kimdir?-Bir Kadının Hayatından 24 saat
Stefan Zweig, Amok Koşucusu adlı hikayesinde ise yine bir kadının yüzünden duygu ve isteklerini anlayan doktor olur. Yazımızın başından beri bahsettiğimiz, tutkulu duygu burada da vardır.
“Bir Amok koşucusu koşuya tüm hayatını verir. Amaç sonuca ulaşmaktır. Nefesini ciğerlerini patlayıncaya kadar harcar. Yarışın sonunda nefessiz kalır ve düşüp bayılır. Bazen de ölür.”
Stefan Zweig kimdir?-Amok Koşucusu
Dahiyane yazar Stefan Zweig kimdir? Stefan Zweig Satranç özet incelemesini ve Stefan Zweig sözleri kitapların alıntı yazımızın sonuna geldik. Bütün kitaplarında göreceğiniz gizemli bir insan vardır. Ya da çevrenizde sıradan gördüğünüz yüzlerde derin anlamlar. Bu yazımızda dünya düşünme iradesi kazandıran yazarı işledik.
Stefan Zweig kimdir, büyük bir yazar olarak eser vermiştir. Stefan Zweig sözleri ile eserlerinde dev bir mana yükler. Bu yazar bütün eserlerinde güçlü karakterlerin sıradan insanların sırlı hikayelerine değinir. Sanki herkesin içinde böyle durumlar vardır. Sanki herkes böyle şeyler yaşamıştır. Fakat bir karakter yansımasında göstermeye korkar. İnsanın kişiliğindeki zayıf noktaların anahtarını yazar çok hassas biçimde verir. Gizli kalmış korkulan örtülen karakteri ön plana çıkarır. İnsanın varlığını ortaya çıkaran görünür kılan yüzü değil alaylardaki davranışı ve ortaya koyduğu bütünsel varlığıdır. Aşağıdaki butona tıklayarak “Karakter nasıl olur? Nasıl gelişir?” konusuyla ilgili yazımıza bakabilirsiniz.
Dünyaya bizden farklı bakan yazarın eserlerinde Stefan Zweig!in hayatına değindik. Umarım faydalı olmuştur. Yazı oluşturulurken kaynak kitap olarak okuma çalışmaları: Toptan Kitap yayınları, Edanur Erem ( Stefan Zweig, Satranç, Toptan Kitap 1. basım 2019) çevirisi kullanıldı.
Barış Özcan’ın Stefan Zweig Satranç öyküsünün müthiş anlatımı için tıklayınız.
